Türkiye’nin Demokratikleşme Sürecine Katkıda Bulunuyoruz

 

Genel Başkanımız Mahmut Kaçar,  sivil toplum örgütlerinin öneminin üzerinde durarak, Konfederasyonumuz Memur-Sen’in halkın değerlerini önemseyen özgürlükçü bir konfederasyon olarak Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde önemli görevler üstlendiğini söyledi.

 

Genel Başkanımız Mahmut Kaçar, Paramedikal Aktüel Tıp Dergisi tarafından Ankara’da gerçekleştirilen 6. Tıp Divanı’nda, Hekimler ve Sivil Toplum konulu oturumda, ‘Sendikacılık Deneyimleri’ni genç doktor adaylarıyla paylaştı.

 

Sunumunda, günümüz koşullarında sendikaların; toplumsal ve siyasal yaşamın içinde, çalışanların sınıfsal çıkarları doğrultusunda etkinliklere katıldıkları sürece, demokrasinin sınırlarını geliştireceğini ve çalışanların haklarını güvencede tuttuklarını ifade eden Mahmut Kaçar, “Sendikalar, çalışanların ekonomik örgütleri olarak yalnızca ücretlerin ya da parasal sosyal hakların belirlenmesi amacıyla toplu sözleşmeler bağıtlayan örgütler değildir.” dedi.  

Genel Başkan, bu anlamda Konfederasyonumuz Memur-Sen’in halkın değerlerini önemsemede önemli bir boşluğu doldurduğunu söyledi.

 

Kaçar, konuşmasına şöyle devam etti: “Konfederasyonumuzun kurucusu Merhum Mehmet Akif İnan, sendikalaşmayı Türkiye’yi yeniden inşa etme adına bir erdemliler hareketi olarak tanımlıyordu. Biz de bu çizgide Türkiye’nin demokratikleşmesine katkıda bulunmak için çalışmalarımızı yapıyoruz.”

 

Kamu çalışanlarının 4688 sayılı yasa ile sendikal faaliyetlere katıldığını belirten Genel Başkanımız Mahmut Kaçar, “Bu yasa memurlara toplu sözleşmeli grev hakkı tanımıyor. Memur-Sen olarak Hükümet’e toplu sözleşme ve grev hakkını önemsediğimiz defaatle bildirdik. Nitekim Meclis’ten geçen mini anayasa paketinde toplu sözleşme hakkı var.  Bunu önemsiyoruz ama grev hakkı da vazgeçilmez talebimizdir” diye konuştu.

 

Sendikamızın geçen yıl yetkiyi aldığına da dikkat çeken Kaçar, bu yıl için de sendikamızın 110 bin üyeyle yetkiyi perçinleyeceğini kaydetti. Kaçar, genç doktor adaylarına sendikalaşmanın önemini anlattıktan sonra, kamuda görev alabileceklere mutlaka sendikal faaliyetlere katılma tavsiyesinde bulundu.

 

 

 

Sivil toplum örgütlerinin AB ülkelerindeki etkinliği hakkında da bilgiler veren Genel Başkan, sözlerini şöyle tamamladı: “AB anlayışına göre Sivil Toplum Kuruluşları, örgütlenmiş yurttaşların, yaşadıkları ülkenin toplumsal ve ekonomik kalkınmaya, sivil toplum düzenine doğrudan katkıda bulunarak, katılımcı demokrasinin oluşturulması ve sürdürülmesi açısından kimi zaman devlet ve hükümetten de fazla yaşamsal bir rol üstlenir.”

 

Oturum Başkanlığını Sağlık-Sen Bilimsel Kurulu Üyesi Doç Dr. Mustafa Kasım Karahocagil’in yaptığı panelde, Sağlık-Der Genel Başkanı Uz. Dr. Kasım Sezen ‘Dernekçilik Deneyimleri’ sunumunu, Yeryüzü Doktorları Türkiye Genel Koordinatörü Dr. Mehmet Güllüoğlu ‘Gönüllü Yardım Kuruluşları Deneyimleri’ sunumunu ve Van Tabip Odası Başkanı ve Sağlık-Sen Bilimsel Kurulu Üyesi Prof. Dr. Özkan Ünal da ‘TTB Deneyimleri’ sunumunu da gerçekleştirdi.  

 

 

  • PAYLAŞ :